19 Kasım 2008 Çarşamba

"Erzurum" Sevdanın Adı


Erzurum' da Egeli Olmak

Sen hiç egeli oldun mu Erzurum’ da,
Dedin mi değer değmez ayağın toprağa,
“Vakit bir gelsin uçakla, uçarak gideceğim uzaklara”
Her güneş doğuşunda,
Hatırlamaya çalıştığın tek ders oldu mu coğrafya,
Kaç dakika sonra egede olacağını hesaplamak adına.
Anlamaya çalıştın mı bilmediğin şiveyi,
Bir sürü soru işaretleriyle kafanda.
İlk kez ihtiyaç duydun mu çizmeye, mantoya.
Dinlerken Sezen’ in “gülümsesini “
“hiç tanımam ama, şarkı yazmış bana”
Dedin mi sen Erzurum’da.
Anlattın mı egenin turuncu turunçlarını şaşkın bakışlara,
Çizdin mi kerevizi, enginarı kağıtlara,
Diline dolamışken ege türkülerini,
Bir anda merak saldın mı Erzurum barına.
Tanıştın mı kıtlamayla,
Her seferinde yedin mi kıtlata kıtlata.
Daha yürümeyi bile beceremezken buzda,
Eksi kırk derecede ateş düştü mü yüreğinin tam ortasına.
Sen hiç aşık oldun mu Erzurum’ da.
Kışın en soğuğunda,
Bekledin mi sevdiğini buzlu camların ardında.
Vakit gelip çattığında,
İlk günü hatırlayıp, uçakla uçtun mu uzaklara,
Kalbinin yarısını bırakıp doğuda,
Sen hiç egeli oldun mu Erzurum’ da.
Şadiye Yakışkan