18 Mart 2009 Çarşamba

12 MART ERZURUM'UN KURTULUŞU

Bugün Kutlu Şehir’in 91 nci Kurtuluş Günü.

Bugün Erzurum'un rus işgalinden ve ermeni mezaliminden kurtuluşunun yıldönümü. Hepimize kutlu olsun.

TARİHÇİ AHMET REFİK ALTINAY’IN KALEMİNDEN 9 MAYIS 1918’DE ERZURUM

"Rusların çekilmesi üzerine şehir kâmilen Ermenilerin elinde kalmış. İşte bütün zulümler, yangınlar ve facialar o zaman başlamıştır. Yalnız Erzurum sokaklarında toplanan İslam naşı, dört binden fazla evlere doldurulup yakılanlar, yol yaptırmak bahanesi ile uzaklara götürülüp öldürülenler bu hesaba dahil değil."

Ahmet Refik ALTINAY harabe haline gelen Erzurum'u gezerken yanına sokulan biri; "Bu gördüğünüz, şehrin temiz halidir. Bu sokaklar hep kadın ve çocuk ölüleriyle doluydu. Kadınların memeleri ve mahrem yerleri kesilmiş, duvarlara çakılmıştı. Şu telgraf tellerine hep çocuk başları asılmıştı. Karınları deşilmiş yarı çıplak kadın cesetleri geçeceğimiz yolun iki tarafına dizilmişti. Talihsiz milletimizin bu halini görerek, delirecek hale gelmiştik. Bakalım medeni Avrupa, bu büyük cinayetlerin faillerini arayacak mı? Tarih böylesine bir vahşilik kaydetmemiştir."

Üçüncü Ordu Komutanı Vehip Paşa, işgalden sonra Erzurum'un durumunun başkomutanlık makamına gönderdiği bir mektupta : "Erzurum da Ermeniler tarafından uygulanan katliam, Engizisyon zulümlerine rahmet okutulacak düzeyde düzenlenmiştir. Tarih bu katliamların henüz böyle bir benzerini kaydetmemiştir" şeklinde ifade etmiştir.

KAZIM KARABEKİR PAŞA İSE12 MART SABAHINI ŞÖYLE DİLE GETİRİYOR:

Erzurum da halk gözyaşları içinde kimi oğlunu, kimi babasını, kimi karısını yakılmış yada süngülenmiş buluyor, saçlarını yoluyorlardı. Sokaklarda canlılıktan bir iz bile kalmamıştı. Yerlerde çocuk, kadın ve yaşlılar kanlar içinde yatıyordu. Demiryolu istasyonunda sanki bir mezarlık ölülerini dışarıya çıkarmıştı. Cenazeler arasından geçerek feci duruma gözlerimizle şahit olduk. Bilhassa Tahtacılar semtinde ki karşılıklı yer alan Ezirmikli Osman Ağa ve Mürsel Paşa konaklarına doldurup yakarak katlettikleri Erzurumlular, insanı titretiyordu.

Kurtuluş Günü nedeni ile yazılmış en güzel şiirlerden biri olan Nizamettin Saltan’ın “Tarihleşen Düğün” Şiirini bir kez daha sizinle paylaşmak istiyorum.

TARİHLEŞEN DÜĞÜN “12 MART”

Yeni bir gün doğmuştu Erzurum ovasından,
Çıkmıştı hep analar, o bitmeyen yasından.

Yepyeni bir gün Dadaşımın şanlı günüydü,
Erzurumlu`nun bu, tarihleşen düğünüydü.

Bu gün, bu halk, Dadaşım tepeledi düşmanı,
Temizlendi Moskof`tan nûr beldenin her yanı.

Ne set çekildi zîrâ, ne kelepçe vuruldu,
Dadaşımın önünde akan sular duruldu.

Köpürüp püskürmüştü kız-kızan bu savaşta,
Doludizgindi cephelerde, herkes, her yaşta.

Çünkü idmân bilmişti Erzurumlu cihâdı,
Serhatların bekçisi, gavurboğandır adı.

Melekler arkadaştı, cesâret veriyordu,
Dadaşımın önünde engeller eriyordu.

Ey bu nûrlu beldenin başı dik dadaşları!
Kendine hayrân ettin Kahraman Maraş`ları.

Hayrân sana Denizli, Hatay, Sinop, Adana,
Hasret meydanlar senin heybetli, gür sedâna.

Dağların var aşılmaz, dağların var karlı,
Dadaşın var Erzurum, vakarlı mı vakarlı.

Ne haşmetli erlerin, tığ gibi yiğitlerin,
Rahat uyusunlar serin gölgende şehitlerin.

Palandöken serüven, Kargapazar haykırış,
Bu topraklar benim, benimdir karış karış.

Burda tarih konuşur, mâzi burcu burcudur,
Yine destanlar yazmak, dadaşların borcudur.

Şâhit olsun Çifteler, Türbe, Ebû İshaklar,
En kızgın kîni Dadaş, nabızlarında saklar.

Yakutiye`de canlı kutlu ülküsü onun,
Kitâbesinde gizlidir Râbia Hâtun`un.

Barut kokulu Kale, küllenen Mecidiye,
Ecdâddan yâdigardır, Dadaş koklasın diye.

Terütâze duruyor üç kız gibi Üçkümbet,
Yaparsa böyle yapar, tarih yapan bir millet.

Lalapaşa, Şeyihler Buralardadır huzûr,
Yâd ettikçe mâziyi, ruhlarımız burkulur.

Kurtuluş bayramları geçmişimi yansıtır,
Tüllenir gözlerimde kazma-kürek ve satır.

Allâh Allâh diyerek çıkılan Tabiyalar,
Tekbirlerle süslenen o ateşîn semâlar.

Yessir düşmüş babanın acıklı öyküleri,
Erzurum üstüne yakılmış o sıla türküleri.

Yol gözleyen analar ve babasız öksüzü,
O günlerin şâhidi, işte Araplardüzü.

Kulağımda gibidir o günün uğultusu,
Ve görmüş geçirmişi yaşlı Fırat, Karasu.

Çoktan göçüp gittiler o koçyiğit yetimler,
Geçmişe bağışlanır kutlu binbir hatimler.

Bak nereden nereye, işte kurtuluş günü,
Erzurum ovasının anlı-şanlı düğünü.

Kutlu olsun Kurtuluş Erzurum`a, Dadaş`a,
Aklı olan sataşmaz bu iki arkadaşa.

Kutlu olsun ON`Kİ MART Erzurum yiğidine,
Sevincim, hıncımdır hep zâlim Moskof itine.

Şahit olsun Çifteler, Türbe, Ebu İshaklar,
En kızgın kîni Dadaş, nabızlarında saklar.

(1996)
Nizamettin Saltan