31 Temmuz 2010 Cumartesi

ABDUSSAMET KANGI (1982----)



21 Nisan 1982 tarihinde Erzurum'da doğdu. İlk ve orta öğrenimini Erzurum'da tamamladıktan sonra yüksek öğrenimine Kütahya Dumlupınar Üniversitesi İnşaat meslek yüksek okulunda devam etti.

İlk şiiri 2003 yılında Hayal Dergisinde yayımlandı. Şiire olan ilgisi lise yıllarında başlayan Abdussamet Kangı Radyo Erguvan çatısı altında " ByŞair" ile "Sözler Sokağı" isimli programlarda dinleyicileri ile buluşmaktadır.

ANNE

Bir nisan sabahında açmışım gözlerimi
Karşımda ilk seni gördüm anne
Bunca zaman hiç terk etmedin beni
Hakkını nasıl öderim anne

Hasta oldum döşeğimin başucunda
Ağlar oldum gözlerimin pınarında
Doğar doğmaz koydun ta başucuna
Umutlarım seninle doğdu, seninle ölmeli anne

Ak sütünle besledin yıllarca beni
Şefkatinle yoğurdun bunca yıl beni
Şimdi nasıl senden vazgeçerim anne
Umutlarım seninle doğdu seninle ölmeli anne

Önünde ölmeye hazırım anne
Sakın beni sevginden mahrum etme
Hep o ilk gün gibi sev beni anne
Umutlarım seninle doğdu seninle ölmeli anne

Yeri geldi sana içimden of dedim
Bil ki cezasını derinden çektim
Bilirim hep sana zahmetler verdim.
Hakkını helal et bana anne.

Analar yazılmaz elbet yaşanır
Şükürler olsun ben yaşadım anne
Bu da benden sana küçük bir hediye
Seninle doğdu umutlarım, seninle ölmeli anne.

Hiç bıkmadan taşıdın karnında,
Daha doğmadan besledin aylarca.
Bu ne merhamet, bu ne şefkat.
Ellerin öpülmez mi hiç anne.

Görmedim böyle sabır hiç kimsede,
Hiç görmedim seni kinli gözlerlere.
Edep, haya oldun her hareketinle.
Umutlarım seninle doğdu, seninle ölmeli anne.

Gün gelecek uçuvereceğim ellerinden,
Korkuyorum sensiz gitmeye anne.
Bunca yıl tuttun hep ellerimden.
Sakın beni terk etme be anne…

Ak düştü saçlarına, yıllarımı sayarken.
Girerdim hep uykuna, beşiğimi sallarken.
Gecenin bir vaktinde sana seslenirken.
Ne olur hakkını helal et anne

Allah’ıma yalvarırım alsın diye canımı.
Yaşatmasın bana senin acını.
Gözyaşlarım sel olur boğulurum anne.
Umutlarım seninle doğdu, seninle ölmeli anne.

Yaşım geldi yirmi üç oldu.
Bu yürek hala sana doymadı anne.
Senin bir gülüşüne muhtaç kaldı…
Umutlarım seninle doğdu, seninle ölmeli anne

26.06.2004
13.35
Erzurum

ABDUSSAMET KANGI

ALAADDİN TAŞKIN (1963(----)

Alaaddin Taşkın, 1963 yılında Erzurum’un Oltu ilçesinde doğdu. İlkokulu ve orta okulu Şenkaya ve Erzurum’da okuyarak, Erzurum Endüstri Meslek Lisesinden mezun oldu.

1983 Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik bölümüne kayıt yaptırdı. 1985 yılında ekonomik nedenlerden dolayı okuldan ayrıldı. 1987 yılında Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi, açık öğretim programına kayıt yaptırdı ve oradan mezun oldu.

1989 yılından buyana bir kamu kuruluşunda memur olarak çalışmaktadır.

TÜRKİYEM

Kıskanırım seni ben herkesten
Dosttan, hele, hele düşmanından,
Ermeni’den, Yahudi’den, Rum’dan,
Yakışmazsın ki bizden başkasına sen,

Çekinmem, uğruna feda ederim canımı ben.
Vatanımsın sen canımdan öte Türkiye’m.

Senin uğruna nice canlar feda ettik,
Bir baştan bir başa sınırına şehit türbeleri diktik,
Toprağına Türk’ü, Kürt’ü, Çerkez’i, Laz’ı ektik,
Gayrisine, sana vatanımsın dedirtmedik,

Çekinmem, uğruna feda ederim canımı ben.
Vatanımsın sen canımdan öte Türkiye’m.

Düşünsün düşmanların bir daha, bir daha,
Uyanır ise bu millet kalkar yine şaha,
Kutsaldır vatan bizim için, biçilmez paha,
Şaşarım vatanıma göz diken ahmak güruha,

Çekinmem, uğruna feda ederim canımı ben.
Vatanımsın sen canımdan öte Türkiye’m

Ay yıldızlı bayrağa rengini verdik kanımızla,
Bedelini ödemiştik ve yine öderiz canımızla,
Adına destanlar yazdık, toprağına taşına,
Yakışmazsın ki sen bizden başkasına,

Çekinmem, uğruna feda ederim canımı ben.
Vatanımsın sen canımdan öte Türkiye’m

Alaaddin Taşkın


AHMET ERGİN (1964----)

Ahmet Ergin 23 Ekim 1964 tarihinde Erzurum’un İspir Kazası’nın Kırık nahiyesi, Zeyrek Köyünde doğdu. İlköğrenimini köyünde tamamladı. 1977yılında işçi ailesi olarak gittiği Almanya da eğitimine devam etti.

Şiir yazmak dışında birçok işle hayatını meşgul etmiş olmasına rağmen aslında yazmayı hiç çıkarmadı hayatından. Asıl işinin yazmak olduğunu fark ettirmese de şartlar, bir gün bir baktı ki zaman, zaman yazdığı şiirlerin sayısı bini geçmiş. Yazdıkları, bazen dost sohbetlerinde, muhabbetin tam ortasında buldu kendini bazen de yazıldıkları sayfalarda öylece kendi gizinde kaldı…

Ve nihayet bu günlerde, yazdıklarından, kaleminin gücü, gönlünün güzelliğinden haberdar dostların ısrarı kendisinin de teslim oluşuyla, bu şiirler bir kitapta toplanıyor. Cahil isimli kitabını anlatmak için yine mısraları kullanma yolunu seçiyor ve bu kitap için söylenebilecek her şeyi bu şiirle resmediyor.

“Yaşadığım karış, karış hayatın
Hecesi, cümlesi, sözü bu kitap
Kırk yıllık ömrümde acının tadın
Ardında koyduğu tozu bu kitap

Bir sevdanın kervanına katılan
Kızıl zindanlarda esir tutulan
Öz yurdunda cevheri unutulan
Âşık bir insanın özü bu kitap

Yudum, yudum insanları anlatan
Gözyaşını yüreğine damlatan
Çapına bakmadan zalime çatan
Hayat ırmağının izi bu kitap

Gönülleri nakış, nakış işleyen
Âşıkların dillerinden düşmeyen
Rehber olup hedefinden şaşmayan
Kader çizgisinde yazı bu kitap

Anlattığı cahil belki de kendi
Uykusuz geceli yıllar tükendi
Gâhî veli dendi gâh deli dendi
Perdesiz görünen yüzü bu kitap

Ahmedin şiiri, sazı bu kitap
Dertli yüreğinde sızı bu kitap
Gurbetten sılaya gözü bu kitap
Anlatıyor hepimizi bu kitap”

Ahmet Ergin

30 Temmuz 2010 Cuma

Prof.Dr.AHMET BERHAN YILMAZ (1963----)


Prof.Dr.Ahmet Berhan Yılmaz 1963 yılında Erzurum’da doğdu. Eğitimini Erzurum’da tamamladı. 2002 yılında profesör oldu. Atatürk Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi öğretim üyesi ve “Oraldiagnoz Radyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı” olarak görev yapmaktadır.
Gençlik ve öğrencilik yıllarında Halk Oyunları Derneği Korosunda bağlama çalan Ahmet Berhan Yılmaz, Diş Hekimliği Fakültesinin Dergisinde editörlük ve yayın kurulu üyeliği yapmaktadır.
Halen akademik görevlerinin yanı sıra Palandöken Gazetesinde yayın danışmanı ve yazar olarak faaliyet göstermekte ve Doğu Anadolu Sanayici ve İş Adamları Derneği Yüksek İstişare Konseyi Başkanlığını yapmaktadır.

26 Temmuz 2010 Pazartesi

2010 YILI BERAT KANDİLİ

Hat eseri "Arda Çakmak"


Berat Kandilinin; Ülkemizin,birlik, dirlik ve beraberliğine, insanlığın hidayet, barış ve huzuruna, bütün müminlerin tövbe ve dualarının kabulü ile arınma ve affına vesile olmasını Yüce Allah’tan niyaz ediyorum.


22 Temmuz 2010 Perşembe

CANAN ERZURUM


Erzurum vatanın irfan kalesi,
Her cephede vardır şanlı payesi,
Dilden dile destan artmış sayesi,
Gönülde bir sevda canan Erzurum.

Savaş meydanında şimşekler çakmış, 
Toprak kana kanmış sel olmuş akmış,
Mertlik ocağından meşale yakmış,
Gönülde bir sevda canan Erzurum.

Seller gibi akmış mübarek kanı,
Evliya yurdudur şehit her yanı,
Allah için korur cennet vatanı,
Gönülde bir sevda canan Erzurum.

Gönülde parlayan ışıkları var,
Canlara can katmış âşıkları var,
Mevla ile yanan maşukları var,
Gönülde bir sevda canan Erzurum.

İlim meclisleri bülbüle candır,
Âlimler yatağı ulu bir handır,
Mertlik sembolüdür, şöhret-i şandır,
Gönülde bir sevda canan Erzurum.

Bir güldür dadaşım mertlik var serde,
Fikir meclisleri dermandır derde,
Soğuk pınarları akar her yerde,
Gönülde bir sevda canan Erzurum.

Nurullah ÖZKILIÇ

21 Temmuz 2010 Çarşamba

AĞA DEDE KESKİN (1907-1973)


Ağa Dede Keskin; 1907 yılında Erzurum’un merkeze bağlı Gez köyünde dünyaya geldi. Küçük yaşlarda kendi eliyle yaptığı kaval ve üflediği nağmeler kendisini zaman içinde Erzurum Bar Ekiplerinin ulusal ve uluslararası gösterilerdeki zurnacısı haline getirdi.

Ağa Dede Keskin’in kavalla başladığı müzik serüveni zurna, mey ve klarnet ile devam etti. Ağa Dede Keskin Erzurum’da oluşturulan ilk bar ekibine yapılan seçmelerde zurnacı seçildi ve uzun yıllar bu görevini sürdürdü.

Ağa Dede Keskin; Erzurum bar müziklerini zurnasıyla ustaca yorumlamanın yanı sıra onları, Türk Müziği arşivine kazandırmıştır.

Ayrıca;
1-Al kanlar içinde yatan meleğim,
2-Bade içerler nazınan,
3-Bülbülün göğsü al olur,
4-Erzurum bir diktedir,
5-Gurbet elde baş yastığa gelende,
6-Keşkem bu ellere gelmez olaydım,
7-Un elerler eleğinen
Türküleri de Ağa Dede Keskin tarafından derlenmiştir.

Ağa Dede Keskin 18 Ocak 1973 tarihinde vefat etmiştir. 

ABDÜLKADİR KARACA (1985----)

Abdülkadir Karaca 1 Ağustos 1985 tarihinde Erzurumlu bir ailenin çocuğu olarak İstanbul’da doğdu. İlk şiirini 9 yaşında halasının isteği üzerine yazdı. Bundan sonra 15 yaşına kadar şiir yazmamıştır.
10 yıldır şiir yazmaktadır ve bir çok yarışmada derece almıştır. Şiirin üstün şahsiyetleri Nurullah Genç, Bekir Sıtkı Erdoğan, Cemal Safi, Attila İlhan ve Erdem Beyazıt ile şiir üzerine paylaşım ve dostluklarda bulunup stili ile onların övgülerini kazanmıştır. Bir çok platform ve şiir duayeni tarafından yaşayan en iyi 10 şairden biri olarak lanse edilmesine karşın şair bu kıyaslamayı asla kabul etmemiş ve her röportajında yolun başında olduğunu ve sadece kalbinin diline getirdiklerini yazıya dökmeye çalıştığını belirtmiştir.

Şair yönünün yanı sıra Medya sektöründe çalışmaktadır. 1994 yılında Mesaj Tv de çocuk programı sunuculuğu ile henüz 9 yaşında Tvye adımını atmıştır. 1996 yılına kadar Tv sunuculuğu yapıp ufak çapta bir kaç reklamda yer aldıktan sonra önce Hafızlık eğitimi Sonrasında da Ortaokul ve Lise eğitimine devam ettiği için Tv sektöründe bulunamamıştır. Lise son sınıfta iken yeniden başladığı Medya kariyerinde öncelikle ulusal bir radyo olan Meltem radyoda yayın sorumlusu olarak çalışmıştır. Daha sonra Radyo 2000 de hafta içi her sabah 7.00 - 9.00 saatleri arası Vitamin Show isimli programı yapan şair komedi içerikli bu programın çok tutulması üzerine Hilal Tv'de yayınlanan Komik Atak isimli programa yapımcı olarak atandı. Bu görevinin dışında Hilal TV'de Spikerlik ve Yönetmen yardımcılığı yaptı. Üniversite Eğitimini de Radyo - TV Yayıncılığı üzerine alan şair okulu bitirdikten sonra Özlem TV'de Gezinağme isimli müzik programını sundu. Yakın dostu sanatçı Barış Akarsu'nun vefatının üzerine onun hatırasını yaşatmak adına her yayının da Barış Akarsu'nun iki şarkısına yer vermesi ile izleyicilerden büyük beğeni topladı. Tv'nin yayın politikasının değişmesi üzerine Meltem TV'ye geçen şair bu kanalda da yapım sorumlusu ve teknoloji programı sunuculuğu yaptı. Tüm bu görevlerinin yanı sıra bir lisede Tiyatro öğretmenliği ve bir ajansta da oyuncu eğitmenliği görevlerinde bulundu. Şu an hala bir ajansın yönetim kurulunda bulunan şair aynı zamanda Meltem TV'de Program Yapımcılığı yapmaktadır. İlkokulu okuduktan sonra kuran-ı kerim ve hafızlık eğitimi alan şair bu eğitiminin getirilerini şiirlerinde çokça kullandı. Eski yunan mitolojisinden esinlenerek şiirler vermek yerine Kuran-ı Kerimde geçen hikayelerden esinlenerek şiir yazmayı tercih eden Abdülkadir Karaca hem hece hemde serbest vezinde eserler vermiştir.

BEN SANA AŞIĞIM ONLARSA

Mecnunu, Leyla’yı benle bir tutma
Ben sana aşığım Leyla yollara
Aşık sevdasıyla ölür unutma
Ben sana aşığım Mecnun çöllere

Gökler kurşun kurşun hasreti sıkar
Sensiz yaşamasam ölsem ne çıkar
Yürekten her nidam bir dağı yıkar
Ben sana aşığım Ferhat dağlara

Gözyaşlarım kanlı akar her gece
Ağlasam kaç deniz kıskanır sence
Göl, ırmak, okyanus, hepsi bilmece
Ben sana aşığım Şirin sellere

Hergün cehenneme denk gelen azap
Sensiz yaşanmıyor yeter bu gazap
Sensiz meltem bile bana ızdırap
Ben sana aşığım Kerem yellere

Sanmaki Ferhattan aşağı kaldım
Bu sevdayı sana Mecnundan aldım
Seni Şirin kadar vefakar sandım
Ben sana aşığım Aslı ellere....

Abdülkadir Karaca