11 Mart 2016 Cuma

SERDARİ (1837-1913)

Serdari 1837 yılında Erzurum Hasankale’de doğdu Zileli Aşık Ceyhuni’nin öğrencisi oldu. Ölünceye kadar destan ve koşma türünde eserler verdi. 1913 yılında hayatını kaybetti.

Benim bu gidişe aklım ermiyor
Fıkara halini kimse sormuyor
Padişah sikkesi selam vermiyor
Kefensiz kalacak ölümüz bizim.

Evlat da babanın sözünü tutmuyor
Acım diye çift sürmeye gitmiyor
Çocuklar büyüdü,ekmek yetmiyor
Başıma bela dölümüz bizim.

AŞIK YAKUP CAN (Ümmani) (1919-1983)

Aşık Ümmani, 1919 yılında Erzurum'un Uzundere ilçesine bağlı Çamlıyamaç Köyü’nde doğmuş olup, asıl ismi Yakup'tur.  1969 yılında ilk defa Âşıklar Bayramı'na katılmış olan Ümmani ’in şiirleri genellikle tasavvufidir .  Aşık  Ümmani, 30 Ocak 1983 tarihinde vefat etmiş ve şiirleri “Halk Şairi Aşık Ümmani Can” isimli kitapta toplanmıştır.

KOŞMA


Hikmeti sorulmaz sırrı Yezdan’ın,
Seni kulum diye arar mı arar.
Eliyle beslediğin nazlı bedenin,
Yakasız gömleğe sarar mı sarar.

Ne işi işledin, neyi unuttun,
Varlığından beri ne yana gittin,
Hayır şer nefesi nereye sarfettin,
İğneden ipliğe sorar mı sorar.

Yokla bu dünyanın nihayetini,
Yerine vermeden emanetini,
Var ise emeğin mükafatını,
Ecrini yaradan verir mi verir.

Gözünden boşuna dökme yaşları,
Başında nişane olur taşları,
Kalbinde aşikar gizli işleri,
Seni halk eyleyen görür mü görür.

Ümmani Can nedir senin muradın,
Sana bir emanet ağzında tadın,
Nihayeti bir gün kolun kanadın,
Ahiri akibet kırar mı kırar.

Kaynak: Ahmet Çakmakcı "Halk Şairi Aşık Ümmani" Can 

DAVUT SULARİ (1926-1984)


Davut Sulari 1926 yılında o dönem Erzurum’a bağlı Tercan’da doğdu. Gerçek İsmi Davut Ağbaba 'dır. Dedesi tasavvuf şairi Kaltık Mehmet Ağanın etkisi ile çok küçük yaşlarda saz çalma ve şiir söylemeye, türkü yakma başladı, Kemali ve Serhat Aşık mahlaslarıyla şiirler yazdı.

Ankara ve İstanbul radyolarında yöresel sanatçı olarak çalışan Davut Sulari'nin; aşıklık geleneğine uygun olarak yaktığı türküler dilden dile dolaşarak ve sevilerek söylendi, dinlendi.

Konya Aşıklar Bayramının düzenlenmesinde önayak olan ve sunuculuğunu yapan Davut Sulari; “Usta Aşık “Atışma” ve “Güzelleme” dallarında büyük bir yetenek sahibiydi. Doğu Anadolu da asırlardan beri dilden dile anlatılan efsaneleri ve menkıbeleri şiirleştirir sazıyla etkili bir makam ve deyişle dost meclislerinde sunardı.

Bütün ömrünü aşıklık geleneğine sadık kalarak sürdüren Davut Sulari; 17 Ocak 1985 tarihinde Erzurum’da bir aşıklar meclisinde hayatını kaybetti.

AŞIKLARMECLİSİ

Benden sorulursa aşık olanlar
Manen pir elinden dolan aşıktır
Meclis olup değerini bulanlar
Kendi cenazesin kılan aşıktır

Kişisel olanı kainat tanır
Darb-i aşk olanlar cihan dolanır
Gahi berrak akar gahi bulanır
Olgun mertebede kalan aşıktır 


Ben aşık değilim yoksul ozanım
İçimde dert kaynar bünyem kazanım
Bazı yalçın dağım bazı sazanım
Davut Sulari'den kalan aşıktır