Yapılan çalışmalar ve araştırmalar Şenkaya ve çevresinin çok eski tarihlerden itibaren iskan olunduğu, farklı devlet ve uygarlığın hakimiyet sahası içerisinde yer aldığı ya da bunlara ait çeşitli hareketliliklerden etkilendiğini ortaya koymaktadır. Bölge de bulunan çeşitli tarihi eserler ve ele geçirilen arkeolojik bulgular bu etkileri göstermesi bakımından önem taşımaktadır.
İlk dönemlerde Urartular’ın etki sahası içerisinde kalan ilçe daha sonraları Sakalar’ın bir kolu olan Taolar’ın yurdu olmuş, V. Yy da Kartli istilası ile Gürcistan sülalelerinin eline geçmiştir. Daha sonraki dönemlerde sırasıyla Kimmerler, Medler, Selefküsler, Arsaklı hakimiyeti altında kalacak ve Dayk Eyaleti sınırları içerisinde yer alacaktır. Roma, Sasani, Gürcü-Bizans çatışmalarında ise sık sık el değiştiren yerleşim alanlarında biri olacaktır ki zaman zaman elde edilen arkeolojik bulgular bu bilgileri doğrular niteliktedir.
1015 li yıllardan sonra 1071 e kadar doğudan gelen Türk akınlarına sahne olan Doğu Anadolu ve Erzurum gibi Şenkaya ve çevresi de bu hareketlilikten etkilenecektir. Selçuklu hakimiyetine girmiştir.
Şenkaya’nın Osmanlı hakimiyetine geçişi, günümüzde hemen her kaynakta yazıldığı ve birbirinin tekrarı bir yanlış şeklinde devam eden bilgilerde yer aldığı gibi Yavuz Sultan Selim döneminde değil, 1536-37 yıllarında Kanuni Sultan Süleyman döneminde olacaktır. Bu tarihten sonra Bardız merkez olmak üzere bir sancak ihtiva edilecek ve Erzurum Beylerbeyliği’ne bağlanacaktır.
Şenkaya, halk arsında 93 Harbi olarak da bilinen 1877-78 Osmanlı Rus Harbi sonrasında Evliye-i Selase içerisine alınarak savaş tazminatı olarak Ruslar’a bırakılacaktır. Her biri birbirinden zor geçen ve Rusların Oblast dedikleri idare içerisinde yaşanan esaret dolu kırk yıl boyunca çok sayıda insan bölgeden Anadolu içlerine göç edecektir.
Ruslar'ın imzaladıkları antlaşma gereği çekilmeye başlamasıyla oluşan boşluktan istifade eden Ermenilerin oluşturdukları teşkilatlar ile Müslüman Türk halkına karşı başlattıkları kıyım ve terör artık dayanılmaz hale gelmeye başlamıştı. Asırlardır Türk kimliğinin ve vatanının bekçisi olmuş bir beldenin çektiği acılara son vermenin zamanı gelmişti.
3 Nisan'da başlayan harekat ile birliklerimiz Binbaşı Osman Nuri bey idaresinde 7 Nisan'a kadar Şenkaya ve köylerini düşman işgalinden kurtarmıştır. Osmanlı imparatorluğu'nun imzalamış olduğu mütareke gereği 1914 sınırlarına geri çekilmeye başlaması henüz düşman işgalinden kurtuluşunun üzerinde 6 ay geçmemiş olan ilçemiz içinde yeniden kara günlerin habercisi olmustur.
6 Kasım 1918'den 18 Ocak 1919'e kadar Kars İslam Şurası, 18 Ocak 1919'dan 13 Nisan 1919 kadar da Cenubi Garbi Kafkas Hükümeti sınırları içerisinde yer almış, C.G.K.'nın İngilizler tarafindan dağıtılmasının ardından Oltu Şura Hükümeti'nin sınırları içerisinde yer almıştır.
Başta Kazım Karabekir ve Halid Paşa'nın komutasında yürütülen doğu harekatı ile bölge Ermenilerden tamamen temizlenmeye başlanmış, Şenkaya'da içinde bulunduğu Oltu Sancağı ile birlikte 17 Mayıs 1920'de anavatanla birleşmesinin ardından vatanımızın ayrılmaz bir parçası olmuştur.